Laparoskopik Cerrahi

Laparoscopik

Son yıllarda tıpta kullanılan tekniklerin gelişmesi ve yeni nesil teknolojilerin kullanılmaya başlaması ile birlikte cerrahi operasyonlar da farklı boyutlara ulaştı. Artık ameliyatların önemli bir bölümü kapalı teknik adı verilen laparoskopi ile yapılmaktadır. Laparoscopik olarak da bilinen bu ameliyatlarda büyük kesi olmuyor ve yüksek konfor ile cerrahi operasyonlar yapılıyor.

Laparoskopik cerrahi ile artık başarı oranı artıyor ve ameliyattan sonra hastanede kalma süresi daha kısa oluyor. Aynı zamanda hasta daha kısa sürede günlük aktivitelerine dönebiliyor. Bu teknik cerrahi amaçlı kullanımın yanında tanı amacıyla da kullanılabiliyor. Kapalı teknikle yapılan ameliyatlarda dokulara verilen hasar da minimum düzeye iniyor.

Kurumumuzda Op. Dr. Ufuk Özşeker tarafından laparoskopik cerrahi başarılı bir şekilde yapılmaktadır. Detaylı bilgi ve aklınızdaki sorular için kliniğimizi ziyaret edebilirsiniz.

Laparoskopik Cerrahi Nedir?

Laparoskopik cerrahi, 1 cm uzunluğundan daha küçük  3-5 kesi üzerinden yapılan yeni nesil cerrahi uygulamalardır. Kapalı teknik olarak da adlandırılan bu uygulamayla leğen kemiği organları ve karın içi organlarında cerrahi tedavi yapılabiliyor. Geniş ve büyük ameliyat kesileri olmadığı için vücuda verilen hasar çok daha az oluyor.  Minimal invaziv cerrahi teknikler arasında bulunan laparoskopik teknik ile birlikte karın içindeki anormal süreçlerin tanısı da gerçekleştirilebilir. Aynı zamanda birçok hastalığın cerrahi tedavisi başarılı bir şekilde yapılabilir.

Laparoskopik cerrahide delikler göbek deliği çevresine açılır. Daha sonra ucunda kamera olan ince bir alet karından sokulur ve organlar özel görüntüleyiciler ile yapılır. Bu uygulamada yapılacak işleme göre karın bölgesinin farklı noktalarına 0.5 ve 1 cm genişliğe sahip aletler yerleştirerek ameliyatlar da bu şekilde tamamlanır.

Laparoskopik Cerrahi Hangi Durumlarda Yapılır?

Karın bölgesinde ve pelvik içinde yer alan birçok hastalığın teşhisi ve tedavisi sürecinde laparoskopik cerrahiye başvuruluyor. Jinekoloji, üroloji ve gastroenteroloji bölümlerinde bu teknik yoğun olarak kullanılıyor.

Laparoskopik tekniğin uygulanabileceği durumlar şu şekildedir;

• Hastalıklardan etkilenen ya da hasra görmüş organlar çıkarılabilir.
• Genital operasyonlar kapsamında kist ve miyomlar alınabilir.
• Safra kesesi ve apandist alma (apendektomi) gibi cerrahi işlemler yapılabilir.
• Ülseratif kolit ya da divertikülit gibi durumlara bağlı bağırsak tedavileri gerçekleştirilebilir.
• Fıtık tedavisi yapılabilir.
• Mide ülseri vakalarına müdahale edilebilir.
• Mesane, prostat ve böbrek gibi boşaltım sisteminde görev alan organların bir kısmının ya da tamamının çıkarılması gerçekleştirilebilir.
• Dış gebeliğin sona erdirilmesi gerçekleştirilebilir.
• Çeşitli hastalıkların teşhisi için biyopsi alımı yapılabilir ve doku örnekleri laboratuvar ortamında incelenebilir.
• Rahim tamamen alınması (histerektomi), endometriozis doku çıkarılması ve pelvik inflamatuar hastalıkları tedavisi yapılabilir.
• Açıklanamayan karın ağrısı, inmemiş testis, yumurtalık kisti, fibroid ve kadınlarda sebebi bilinmeyen kısırlık gibi durumlarda teşhis işlemi yapılabilir.
• Obezite cerrahisi işlemleri yapılabilir.
• Kısırlık nedenleri yapılan inceleme ile belirlenebilir.
• Aşırı ağrılı ve kanamalı adet kanamalarına yönelik teşhis kyulabilir.
• Uterus, yumurtalık ve fallop tüplerinin alınması işlemleri yapılabilir.

Laparoskopik cerrahi konusunda detaylı bilgi almak için hemen kliniğimizi ziyaret edebilir ve Op. Dr. Ufuk Özşeker ile görüşebilirsiniz.

Laparoskopik Cerrahi Nasıl Yapılır?

Laparoskopik cerrahi ameliyatlar genel anestezi ile yapılır.  Uygulama sırasında öncelikle karın bölgesinin alt kısmında kesiler açılır. Uygulamada küçük kesilerden kolaylıkla vücuda girebilmek için trokar isimli cerrahi aletler kullanılıyor. Kesilere ince borular yerleştiriliyor ve buradan kamera ile süreç takip ediliyor.

Uygulama sırasında kesi üzerinden karın bölgesine karbondioksit gazı veriliyor. Bu uygulama sayesinde karnın şişirilmesi ve daha rahat görülmesi sağlanıyor. Ameliyat sırasında iki cerrahi görev alıyor.  Kamerayı yöneten cerrah varken diğer cerrah da operasyonu gerçekleştiriyor.

Laparoskopik cerrahi işlemlerinde ekranda 15 kata kadar büyük görüntü alınır. Bu sayede organlar çok daha detaylı şekilde yapılabiliyor ve kanama riski en aza iniyor. Aynı zamanda çevre organlar, bölgeler, dokular da koruma altında oluyor.

Dalak, böbrek üstü bezlerinin çıkarılması bazı ameliyatlarda söz konusu olabilir. Kalın bağırsak kanseri ya da gastrik by pass operasyonlarında ileri laparoskopik cerrahi teknikler kullanılıyor. Operasyon sona erince verilen gaz boşaltılıyor ve kesiler kapanıyor. Teşhis amaçlı yapıldığında 30-45 dakika gibi kısa sürede tamamlanabiliyor.

Laparoskopik cerrahi minimal invazif operasyon olarak görüldüğü için komplikasyon riski çok daha düşüktür. Yine de cerrahi bir işlem olduğundan bazı riskler söz konusu olabilir.

Laparoskopik Cerrahi Avantajları Nelerdir?

Geçtiğimiz yıllarda cerrahi operasyonlarda açık cerrahi operasyonlar yapılıyordu. Bu operasyonlarda büyük kesilerle daha uzun süreli operasyonlar gerçekleştiriliyordu. Aynı zamanda cerrahi operasyonlarda bazı önemli riskler bulunuyordu. Günümüzde tıp alanındaki gelişmeler sayesinde laparoskopik cerrahi işlemleri yapılıyor. Bu operasyonlarda birçok avantaj bulunuyor.

Laparoskopik cerrahi avantajları şöyle sıralanabilir;

• Laparoskopik cerrahinin en önemli avantajlarından bir tanesi kanama riskinin çok daha az olmasıdır. Operasyon sırasında ve sonrasında kesiler çok küçük olduğu için kanama riski minimum düzeydedir.
• Laparoskopik teknikte ağrı şikayetleri de az oluyor. Açık ameliyat sonrası ağrı şikayetleri uzun bir süre yüksek düzeyde sürüyordu. Kapalı teknikte ağrı şikayetleri çok azdır. Aynı zamanda ameliyata bağlı ağrılar verilen ağrı kesiciler ile çok düşük düzeyde hissedilir.
• Açık ameliyat sonrası hastalar birkaç gün hastanede kontrol altında kalıyordu. Laparoskopik cerrahi sonrasında hastanede kalma süresi çok kısa oluyor. Birçok operasyonda hastalar aynı gün taburcu ediliyor. Genellikle bir iki gün sonra hasta hastaneden taburcu ediliyor.
• Açık ameliyatın en büyük dezavantajlarından biri ameliyat sırasında kesilerin çok büyük olmasıydı. Buna bağlı olarak ameliyata bağlı yara izleri çok belli oluyordu. Laparoskopik teknik sırasında açılan kesiler 1 mm boyutunda oluyor. Bu nedenle de ameliyat sonrası yara izi çok küçük oluyor. Kapalı teknik sonrası vücutta izin belirginlik düzeyi çok düşük oluyor ve estetik görünüm bozulmuyor.
• Açık ameliyat hasta açısından yorucu bir süreç olduğu için ameliyat sonrası çalışma hayatına ve günlük aktivitelere dönüş süresi aylar alabiliyordu. Ancak laparoskopik ameliyatlar sonrasında hasta günlük aktivitelerine ve çalışma hayatına birkaç gün içinde dönüyor. Bu süre ameliyatın türüne ve aktivitenin ağırlığına göre değişiklik gösteriyor.
• Kapalı ameliyatta HD görüntülü kameralar ile çalışılıyor. Karın çevresinde açılan küçük kesilerden ameliyat bölgesine giriliyor ve bu bölge kamera ile izlenerek ameliyat yapılıyor. Bu sayede çevre doku ve organlara verilecek zarar düzeyi en aza iniyor. Ayrıca ameliyatta hata oranı en aza iniyor ve başarı oranı artıyor.

Laparoskopik cerrahi konusunda sizleri detaylı olarak bilgilendiriyor ve ihtiyaçlarınıza en uygun tekniklerle tedavinizi yürütüyoruz.

Laparoskopik Cerrahi Riskleri Nelerdir?

Her cerrahi operasyonda olduğu gibi laparoskopik cerrahi için de bazı riskler söz konusudur. Ancak diğer tekniklerle karşılaştırıldığında bu riskler çok düşüktür. 

Laparoskopik cerrahi riskleri şöyle sıralanabilir;

• Ameliyat sonrasında karın ya da pelvik organlarda yaralanma riski söz konusudur. Ancak bu komplikasyon riski çok düşük seviyededir.
• Kilo problemi olan hastalar, daha evvel karın bölgesinden ameliyat geçirenlerde risklerin görülme olasılığı biraz daha fazladır.
• Ameliyat sırasında çevre organlarda hasar söz konusu olursa tedavi için daha büyük kesiler açılmalıdır. Bu durumda hastanede kalma süresi uzar ve iyileşme süreci biraz daha gecikir. Ancak başarılı bir ekip ile yapıldığında bu olasılık en aza iner.
• Ameliyattan sonra karın ağrısı, mide bulantısı, kusma, kanama ve idrar sırasında yanma ve ağrı gibi durumlar yaşanabilir. Aynı zamanda irin, yüksek ateş ve bağırsak hareketlerinde düzensizlikler görülebilir. Bu durumlar geçici olmaktadır ve kısa süre içinde müdahale edilerek bu komplikasyonların önüne geçilebilir.

Laparoskopik cerrahi riskleri değerlendirildiğinde açık ameliyata göre risk oranı çok daha düşük seviyededir. Doğru tanı ve tedavi ile birlikte kapalı ameliyatta riskler yok denecek kadar azdır.

Başarılı laparoskopik cerrahi operasyonları için kliniğimize başvurabilir ve Op. Dr. Ufuk Özşeker koordinasyonunda başarılı bir tedavi süreci geçirebilirsiniz.

SSS

Laparoskopi Ameliyatı Kimlere Yapılır?

Laparoskopik cerrahi kronik pelvik ağrıları, tedavi edilemeyen adet ağrıları, sebebi açıklanamayan kısırlık gibi durumlarda yapılabilir. Buna ek olarak jinekolojik hastalıklarda da kapalı ameliyat tercih edilebilir.

Laparoskopi Ameliyatı Ne Kadar Sürede İyileşir?

Robotik cerrahi tekniği olarak da değerlendirilebilecek laparoskopik teknikte kesiler çok küçük boyuttadır. Bu nedenle hasta ameliyat sonrası 1-2 gün içinde taburcu olabilir. Bazı ameliyatlarda aynı gün taburcu olma durumu da olabiliyor. Ortalama 7-10 gün içinde günlük aktivite ve iş yaşamına dönmek mümkün oluyor.

Kapalı Ameliyat Tehlikeli Mi?

Kapalı ameliyatta kanama riski ya da çevre bölgelerde yararlanma, büyük damarlarda pıhtılaşma gibi yan etkiler sayılsa da bu riskler çok düşük seviyededir. Kapalı ameliyat riski çok düşük seviyede olan bir cerrahi tekniktir.

Laparoskopi Adetin Kaçıncı Günü Yapılır?

Laparoskopik cerrahi adet kanaması olduğu döneminde dışında her gün yapılabilir. Kadınlarda hamilelik döneminde olunmadığına kesin gözüyle bakılması için hemen adet kanaması bittiğinde tercih edilir. Adet dönemi dışında her zaman uygulanabilecek bir işlemdir.

Laparoskopi Sonrası Dikişler Ne Zaman Düşer?

Laparoskopik teknikten sonra dikişler kendi kendine geçer. Kesilerin boyutu ve iz durumu hastanın durumuna göre farklı olur. Ancak 1-2 ay içinde tüm izler fark edilemeyecek duruma gelmektedir. Kesi bölgesine uygulanan bandajlar 2-3 gün sonra çıkarılır. Kesi bölgesinde kanama oluyorsa ya da sıvı geliyorsa tekrar pansuman yapılması önerilir.

Laparoskopiden Sonra Karın Şişliği Ne Zaman Geçer?

Laparoskopik cerrahiden sonra karın bölgesinde şişlik olacaktır. Bu bölgede görülen ödemler ortalama 1-2 haftada tamamen ortadan kalkar. 30-45 gün içinde de egzersizler ile birlikte karın bölgesi tamamen eski haline gelir ve uzun dönemde karında bir şişlik riski yoktur.

Kapalı Ameliyatta Dikiş Olur Mu?

Laparoskopik ameliyat sonrası kesi bölgeleri gizli dikişlerle kapatılır. Bu nedenle ameliyattan sonra dikiş alma süreci yoktur. Kullanılan dikişler kendiliğinden eriyen özellikte dikişlerdir.

Kapalı Ameliyat Kaç Saat Sürer?

Laparoskopik ameliyat tanı amacıyla yapılıyorsa 30-60 dakika arasında yapılacak incelemeye göre değişir. Genel anestezi ile yapılan uygulamalarda ameliyat türüne göre 60-120 dakika arasında değişiklik gösterir. Ameliyattan sonra hasta 1-2 gün içinde de taburcu olarak gündelik yaşama hızlı bir şekilde uyum sağlayabilir.

Kapalı Ameliyatta Sonda Takılır Mı?

Laparoskopik cerrahi alt karın yani pelvik bölgede yapılıyorsa idrar kesesinin yararlanmaması için boş olması gerekiyor. Bu durumda hasta uyuduktan sonra pelvik bölgede yapılan kapalı ameliyatlarda sonda takılması söz konusudur.

Laparoskopi Sonrası Adet Gecikmesi Olur Mu?

Laparoskopik cerrahi sonrası ameliyat türüne göre 1-2 ay süre ile adet gecikmeleri görülebiliyor. Bu süre tamamen hastaya göre değişiklik gösteriyor. Bazı hastalarda adet döngüsü aynı şekilde devam edebiliyor.

Laparoskopi Yumurtalıklara Zarar Verir Mı?

Laparoskopik teknik uygulanmadan önce kistlerin nerede olduğu belirleniyor. Daha sonra özel tekniklerle kistler patlama riski ortadan kaldırılarak çıkarılıyor. Bu nedenle de yumurtalıklar hiçbir zarar görmüyor.

Laparoskopi Ameliyatı Sonrası Banyo Ne Zaman Yapılır?

Laparoskopik cerrahi sonrası hasta ilk 12 saat sıvı almalıdır.  Bu süreçte su, meyve suyu ve ayran gibi sıvı gıdalar önerilir. Bu süre sonunca mide bulantısı şikayeti yoksa hafif düzeyde katı gıdalara geçilebilir. Mide bulantısı, kusma ya da karında şişlik şikayetlerinde uzmanlara başvurmak doğru olur. Operasyondan sonra 48 saat geçtiğinde duş alınması önerilir.